Uçuk Nedir?

1 . Uçmuş, soluk:
"Parasızın yürüyüşü ******, gözleri süzük, rengi uçuk, sesi bozuktur."- R. H. Karay.

2 . Açık (renk):
"Uçuk siyah renkli çarşaf pelerinin önü açık..."- P. Safa.

3 . Hafif, belirsiz:
"Ruhsar Hanım uçuk bir gülümsemeyle kapıya süzüldü gitti, birkaç saat içinde birkaç yıl daha yaşlanıvermiş kadıncağız."- A. İlhan.

4 . Deli dolu.



Ateşli hastalıklar, ruhsal bunalımlar veya korku sonucu genellikle dudakta beliren kabarcık.

UÇUK sıt.
1. Tonu çok açık ya da solgun renk için kullanılır: Uçuk mavi. Uçuk renkleri sevmek.
2. Soluk, solgun beniz için kullanılır: Uçuk benizli.

UÇUK a. Deri ya da mukozanın herhangi bir yerinde ortaya çıkan herpes virüsünden ileri gelen kabarcık. ( HERPES.)

—Nörol. Uçuk ansefal'ıti, DNA'lı herpes virüsünden ileri gelen ve alın loblarıyla llmbik bölgeyi etkileyerek kanamalı nekroza neden olan ansefalit (nekroz yapıcı ense- falit). [Bk. ansikl. böl.]

—ANSİKL. Nörol. Bir deri ya da mukoza uçuğuyla birlikte ya da tek başına görülen uçuk ansefaliti, zihin karışıklığı ve zihin bulanıklığı ile birlikte baş ağrısı biçiminde ortaya çıkar Çengel krizleriyle sözyitimi hallerinin görünmesi lezyonun şakak bölgesinde yerleştiğinin belirtisidir. Hastalığın evrimi, iyileşmeye yönelirse, önemli belleksel sekeller bırakarak sona erer.