Arama

Sülün Yetiştiriciliği

Güncelleme: 10 Ekim 2013 Gösterim: 5.554 Cevap: 1
_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
10 Şubat 2013       Mesaj #1
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Sülün(Sülün nedir?Sülün Hakkında)

Sponsorlu Bağlantılar
benekli20sln

Sülüngillerden, kuyruğu çok uzun, eti yenilen bir kuş (Phasianus colchicus).
Sülünler ağaçlık alanlarda,çayır ve tarlalarda tohumları,meyveleri ve bu böcekleri yiyerek beslenen uzun kuyruklu kuşlardırGenellikle 16 cins altında toplanan 50 türü vardır.Ağaçlara tünemekle birlikte yerde beslenirler. Akrabaları olan ormantavuklarının tersine tüyleri burun deliklerine ve bacaklarına kadar inmez.
Erkekler güzel tüyleriyle dikkat çeker.Ayaklarının hemen arkasında bulunan mahmuzlarını üreme mevsiminde dişiler için kavga ederken kullanırlarSülünler kaba ve yüksek sesle öterler ağır gövdeleri nedeniyle keklik ve turaçlardan daha çok gürültü çıkararak uçarlar.Sülünler eti lezzetli sayılan gözde av kuşlarıdır.
Anayurtları olan Asya'dan yeryüzünün birçok yerine götürülerek üremeleri sağlanmış öte yandan çeşitli doğal yaşama ortamlarında kırıma uğratılmıştır.Türkiye'de Marmara Bölgesi'nin doğusunda ve Karadeniz Bölgesinde yaşayan bayağı sülün son derece azaldığından koruma altına alınarak üretilmeye çalışılmaktadır
Anadolu'dan Japonya'ya kadar yayılmış olan bu sülünün birçok alttürü vardır18 yüzyılın ikinci yarısında Avrupa'ya 19 Yüzyılın ikinci yarısında Avustralya ve Kuzey Amerika'ya götürülen sülünler büyük ölçüde boynunda beyaz bir halka bulunan alttürün üyeleridirBayağı sülünün erkeği üreme mevsiminde iki yada üç dişi ile çiftleşir. Otlar ya da dikenli çalılar altında toprağı kazıyarak açtıkları sonrada yaprak ve otlarla döşedikleri yuvaya dişi yeşilimsi kahverengi 8-15 yumurta bırakır.Bazı sülünler son derece güzel renk ve desenleriyle dikkat çeker.
Süs hayvanı olarak da beslenen bu türlerden Lady amherst sülünü ile altın sülün Avrupa'da yaygın biçimde tanınırMonal sülünleri de göz alıcı renklerle bezelidir.Örneğin Himalaya monal sülününde erkeğin başı yeşil ve gerdanı metalik yeşil, boynu ve ensesi bakır renkli, kanatları morumsu, sırtı beyaz ,kuyruğu turuncu ve alt bölümleri siyahtır.Asya'nın güney kesimlerinde yaşayan tragopan sülünleri de yeryüzünün en parlak renkli kuşları arasında yer alır.
Son yıllarda yurdumuzda sülünler doğal dengenin korunması için özel çifliklerde üretilerek dogaya kırım kongo kenesini dengelemek için salınmaktadır.
sulun7

SÜLÜN HAKKINDA

Sülün, tavuksular (Galliformes) takımında bulunan büyük bir kuş grubundaki kuşlara verilen genel addır. Sülünlerin erkekleri ve dişileri birbirine benzemez. Erkek sülünlerin daha parlak renkli tüyleri ve uzun kuyrukları vardır. En çok bilinen bayağı sülün (Phasianus colchicus) dünya üzerinde hem doğal alanlarda bulunur hem de çiftliklerde yetiştirilir. Doğada yaşayanları av hayvanı olarak avlanır.


Keklik ve turaçtan oldukça büyük ve erkekleri çok renkli, uzun kuyruklu, süslü bir kuştur. Erkeklerde baş, boyun koyu yeşil, madeni lacivert pırıltılıdır. Gözlerinin etrafı çıplak ve koyu kırmızıdır. Kulak arkasındaki tüyler başın arkasında kulak gibi uzamıştır. Boynun altı, ense dibi ve göğüs tüyler koyu kırmızı-kahverengi, mor-erguvani parıltılı, üzerleri enine siyah lekelidir. Karın koyu kahverengi, sırt, omuz ve kanat önü tüyleri kırmızı, uçları siyah ve beyaz bantlıdır. Kanat uçma tüyleri kahverengi, üzerleri pas sarısı bantlıdır. Kuyruk tüyleri uzun, dipte açık gri-kahverengi uca doğru kızıl kahverengi ve enine geniş siyah bantlıdır. Dişilerin rengi açık gri kahverengi, boyun ve göğüs açık erguvani parıltılı ve enine koyu lekelidir. Karın açık, enine lekeli, kuyruk uzun açık gri kahverengi, üzeri siyah, koyu kahverengi bantlıdır. Her ikisinde gaga ve ayaklar boynuz rengi, erkeklerin ayağında mahmuz bulunur. Büyük bir gürültüyle dikine havalanır, bir müddet sonra ara sıra kanat vurarak ve süzülerek düz bir doğrultuda uçar. Genellikle sessizdirler. Erkekler horozu andırır.Boy erkeklerde 75-85 cm., dişilerde 53-63 cm.dir.

Denizden 400 m. yüksekliğe kadar olan mıntıkalarda orman kenarında, sulak, ağaçlık yerlerde, ekili alanların çevrelerindeki çalılıklarda yaşarlar. Yuvasını yerde yapar, zeytuni benekli 12-16 yumurtlar. Kuluçka süresi 24 gündür. Yavrular 2 haftada analarıyla ağaçlara tüneyecek kadar uçabilirler. 3 haftada iyice uçarlar. Geceleri ağaçlarda tünerler. Meyveler, taneler, bitki yumruları, ot tohumları ve böceklerle beslenirler. Yurdumuzda doğal olarak Samsun, Sinop, Zonguldak, Sakarya, Kocaeli, illerinde, İstanbul'un Şile, Terkos, Beykoz, Sarıyer, Çatalca, Kırklareli'nin Vize, Saray, Tekirdağ'ın Çorlu Çerkezköy, Bursa'nın Karacabey ve M. Kemalpaşa ilçelerinde bulunur.


_EKSELANS_ - avatarı
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
10 Ekim 2013       Mesaj #2
_EKSELANS_ - avatarı
Kayıtlı Üye
Sülün Yetiştiriciliği
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

Sülünlerin Genel Özellikleri
Sülün, küçük başlı, uzun boyunlu, uzun kuyruklu ve derin vücutlu bir kanatlı türüdür. Erkekte tüyler renkli parlak ve güzel görünüşlüdür. Vücut uzunlukla rı 53-89 cm, kuyruk uzunlukla rı 20-47 cm ve kanat açıklığı ise 70-80 cm arasında değişir. Erkekler ortalama 1160 g, dişiler ise 970 g gelirler. Erişilen en yüksek ağırlıklar erkeklerd e 1800 g, dişilerde ise 1250 g’ dır.

Yayılma alanı: Batı Kafkasya, Doğu-Batı ve Kuzey Azerbayca n ile Kuzeybatı İran, Kuzey Türkiye ve Bulgarist an’dır. Bunların dışında dünyanın hemen tüm kesimleri nde değişik türde sülünler bulunmakt adır.

1.1 Doğadaki Yiyecekleri:
Sülünler omnivordu rlar. Yani hem hayvansal hem de bitkisel besinlerl e beslenirl er.doğadaki başlıca yiyecekle ri tahıllar, bitki tohumları, meyveler ve yeşil filizlerd ir. Hayvansal yiyecek türleri Artropoda lardan larva ve erginler olmak üzere Ağustos böcekleri, karıncalar, çekirgeler, örümcekler, sinekler, salyangoz lar, sümüklüböcekler ve solucanla rdır. Daha ender olarak küçük omurgalılardan kurbağalar, kertenkel eler ve yılankarı da yerler.

Yavrular ilk iki gün çok az yerler. Sonra küçük çimler, ölü yapraklar ve küçük böceklerle beslenirl er. Yaklaşık 10 günden sonra yeşil bitkileri 6. Haftadan sonra ise tohumları yemeye başlarlar.

Yiyecekle rini genellikl e yerden alırlar. Toprağı eşeleyerek ve gaga ile yanlara dağıtarak bitki köklerine ulaşırlar. Böylece 8 cm derinlikt eki kökleri ve yumruları yiyebilir ler.

1.2. Sesleri
Sülünler çok değişik sesler çıkarırlar ve bu seslerin her biri değişik anlamlar taşır. Geceleyin tünediklerinde kimi zaman düşük tonda hoşa giden, rahatlatıcı bir şarkı gibi ses çıkarırlar. Bu sesi çıkarırken gagaları kapalı olur.

Erkekler çok yüksek tonda, ani, kalın ve sert bir ses çıkarırken, dişiler kesik kesik iki heceli olarak nitelendi rilebilec ek bir ses çıkarırlar. Genellikl e guguk kuşunun sesine benzeyen yüksek tonda boğuk bir ses alarm sesi olarak nitelenir . Erkekler dövüşme sırasında ise çok kısa süren ahenksiz bir ses çıkarırlar ki buna da protesto sesi denir. Kendi eşine başka bir erkeğin yaklaşması durumunda, onun geri çekilmesini ve yatışmasını sağlayan boğazdan bastırıcı bir ses çıkarmasına ise “koruma sesi” denebilir .

Dişiler çiftleşme döneminde “ kia kia” biçiminde boğuk ve kısık bir ses çıkarırlar. Bir başka dişi ile dövüşme sırasında kedi mırlamasına benzer ses ise tehdit gibi bir anlam taşır.

1.3. Sosyal Davranışları
Erkekler genellikl e ayrı gruplar oluştururlar. Her gruptaki erkek sayısı 10b kadardır. Dişiler erkeklerd en daha sosyaldir ve gruptaki birey sayısı 30’a dek çıkar. Sürüdeki erkekler arasında güçlü bir hiyerarşi vardır. Dişilerde daha az hiyerarşi görülür. Doğadaki erkek-dişi oranı 1-1’dir. Yani tek eşli bir yaşam söz konusudur . Ancak bu oran ilkbahard a 1:4-6’ya dek çıkabilir, yani çok eşli yaşam sürerler. Genç erkekler ilk sonbahard a saldırgan davranış gösterebilirler.

1.4. Üreme Özellikleri
Ticari amaçla başlatılan ıslah çalışmaları sonunda eşeysel olgunluk yaşı 28. Haftaya dek kısaltılabilmiştir. Ancak yetiştirme koşullarına bağlı olarak değişebilmektedir. Dişiler Mart ayı ortası veya sonundan Haziran başına kadar yumurtlar . Bu dönemde 50-60 adet yumurta yapabilme ktedirler . Özellikle Fransa ve İtalya’da yürütülen ıslah çalışmaları sonunda yıllık yumurta üretimi 150 adetin üzerine çıkan hatlar oluşturulduğu bilinmekt edir.

1.5. Sülün Eti ve Özellikleri
Ülkemizde henüz av alanları için yeterli bir Pazar söz konusu değildir. Bu nedenle sülün yetiştirmek isteyenle r öncelikle sülün eti satışını düşünmeleri gerekir. Bunun yanında zevk için sülün yetiştirmek isteyenle re canlı sülün ve damızlık yumurta satışı, küçük çapta da olsa yapılabilir.

Sülün eti çok lezzetli ve besleyici dir. Protein yönünden kanatlılar içinde en zengin olanıdır. Buna karşılık çok az yağlı ve kalorisi düşüktür. Sülün eti bu özellikleri nedeniyle lüks bir et türüdür ve her zaman tavuk etinin yedi katı gibi yüksek fiyatla satılır. Et için pazarlama ve kesim yaşı 14-22 hafta arasıdır. Daha ileri yaşlarda et sertleşir ve yağlanır. Örneğin Fransa’da sülünler 6. Haftada 500-600 g ağırlıkta, 13. Haftada 1300 g civarında kesime gider. Damızlık dönemi sonunda kesilenle r çorbalık olarak değerlendirilir. Sülün eti tüketimi gelenekse l olarak sonbahar ve kış aylarında yükselmektedir.

Sülün eti üretiminde yem giderleri genel giderleri n % 50’sini oluşturur. Haftada sülün başına 400-500 gram yem tüketilir. İyi bakım ve besleme koşullarında % 5’e kadar ölüm normal sayılır. Bu veriler göz önüne alınarak yaklaşık bir maliyet ve karlılık tahmini yapılabilir.

2. ZOOLOJİK SINIFLANDIRMADAKİ YERİ VE SÜLÜN IRKLARI
Sülünler zoolojik sınıflandırmada tavuklar ve bıldırcınlarla birlikte Aves (kuşlar) sınıfında ve phasianid ae (sülünler) familyasında yer alırlar. Bu familyada bulunan phasianus genusunda n çok sayıda sülün türü vardır. Sülünler doğu kökenli olmalarına karşın, Avrupa ülkeleri, Birleşik Amerika ve Kanada iklimleri ne başarı ile uyum gösterebilmişlerdir. Tarihsel kayıtlara göre sülün Avrupa'ya M:Ö: 1300 yıllarında getirilmiştir. Başlıca sülün ırklarının özellikleri aşağıda sırasıyla belirtilm iştir.

Siyah Boyunlu Sülün (Phasianus colchius) : Kaynağı Karadeniz Bölgesidir. Batı Avrupa'ya buradan götürülmüş ve yetiştirmeye alınmıştır. Erkekte omuzlar, butlar ve vücudun arka kesimi kahvereng idir. Vücudun diğer kesimleri bakır kırmızısı, baş veboyun ise koyu yaşildir. Dişilerde tüm vücut koyu kımızımsı renkte ve koyu beneklidi r.

Moğol Sülünü (Phasianus mongolicu s) : Kaynağı Orta Asya'dır. İri yapılı bir sülün ırkıdır. Erkekte boyun menekşe renklidir . Geniş ve beyaz renkli gerdanı vardır. Omuzlar ve cücut tüyleri genellikl e yeşilli koyu kırmızı renktedir . Dişide ise renk pembemsi sarı veya gölgeli kahvereng idir. Sırt ve butlarda belirgin siyah benekler bulunur.

Boyun Halkalı Sülün (Phasianus torguatus) : Kaynağı Çin olmakla birlikte Kuzey Amerikada yoğun olarak yetiştirilmektedir. Orta büyüklükte bir sülündür. Boyunda halka şeklinde beyaz renkli tüyler bulunmakt adır. Erkeklerd e gerdan geniş ve beyaz, göğüs koyu kırmızı, sırt bölgesi sarı, omuzlar gri, yanlar portakal ve arka kesim yeşil renklidir . Böylece erkeklerd e değişik çok renklilik egemendir . Dişiler ise vücudun tüm bölgelerinde değişik tonda kahvereng i veya gölgeli kahvereng i taşırlar.

Formosan Sülünü (Phasianus formosanu s) : Erkekler renk yönünden P. torguatus' a benzer, fakat daha mavimsidi rler ve renkleri parlak değildir. Dişilerin tek farkı ise göğüs bölgesinin solgun renkli oluşudur. Yani vücudun diğer kesimleri gölgeli kahvereng idir.

Altın Sülün (Chrysolop hus pictus) : Orta Çin kökenli ve dünyada en çok tutulan ırktır. Güzel görünüşlü ve parlak renklidir . Yetişkin erkeklerd e ibik, sırt, gaga ve incikler sarı, yanlar siyah çubuklu portakal renkli, örtü tüyleri yeşil ve kanatlar mavidir. Omuzlar, arka kesim ve alt kesim derin koyu kırmızı renklidir . Kuyrukta kahvereng i egemendir . Dişiler ise siyah çubuklu sarı renklidir . Evcil yaşamda ve küçük bölmelerde yetiştirmeye çok elverişlidir.

3. YETİŞTİRME İLKELERİ
Sülün yetiştirmede başlıca dört amaç vardır.

Avlanma alanları için üretim
Damızlık üretimi
Zevk içi üretim
Sülün eti üretimi

İşletmeler Pazar durumuna ve parasal olanaklarına göre bu amaçlardan biri ya da tümü için üretim yapabilir ler. Örneğin bir sülün çiftliği, zevk için sülün yetiştirmek isteyenle re yavru veya yetişkin sülün satışı yapabilir . Diğer çiftliklere nitelikli damızlık satışı söz konusu olabilir. Kesilip temizlenm iş sülün eti satışından da para kazanmak düşünülebilir. Ayrıca özel ev alanları ve hayvanat bahçeleri için üretim ve satış sınırlı ölçüde de olsa mümkündür. Yabancı ülkelerde bu tip yerlere sıkça rastlanır. Ülkemizde de kimi büyük firmalar spor ve eğlence amacıyla avlanma çiftlikleri kurmaya başlamıştır. Kimi orman işletmelerinde ise çeşitli av kuşları üretimi yapılmaktadır.

Hangi amaçla üretim yapılmak istenirse istensin, sülün yetiştirmede kuluçka makinesi edinmek baş koşuldur. İşletmeci çevredeki Pazar durumuna göre hangi yönde üretime ağırlık vermek gerektiğini iyi hesaplama lıdır.

3.1. İşletme Yerinin Seçimi
Sülün çiftliği kurulacak yerin seçiminde pazar durumu etkin rol oynar. Ayrıca üretim amacı da pazar istemine göre yönlendirilir. Örneğin avlanma alanları için üretim söz konusu ise, işletmenin bu tür yerlere yakın bir kesimde kurulması satış kolaylığı sağlar. Avlanma alanları ülkemizde henüz yenidir. Bu nedenle yeterli bir pazar olarak düşünülmemelidir. Ancak sülün çiftlikleri birinci derecede sülün eti ve ayrıca hobi hayvancılığı için canlı sülün satışından gelir elde etmeyi amaçlayabilirler. Bu durumda işletme, büyük yerleşim alanlarına yakın bir yerde kurulmalıdır.

İşletme yeri seçilirken, panik yaratacak gürültülü yerlerden uzak kalmaya özen göstermek gerekir. Ayrıca koku, sinek vb gibi olumsuzlu klara neden olmamak için kentlerin içinde ya da çok yakınında işletmenin kurulması doğru değildir. Bataklıklar, dere kenarları ve ormanlık alanlar da sülün çiftliği kurmaya elverişli değildir. Çünkü böyle yerlerde et yiyen yabanıl hayvanların bulunması olasılığı vardır. Bu hayvanlar dan gelecek zararların önlenmeye çalışılması büyük güçlük yaratır.

Çiftlik yeri kumsal ve her mevsimind e drenaja uygun olmalıdır. Sülünlerin kuluçka makinesi ile üretilmesi söz konusu olduğundan işletmede kesinlikl e elektrik bulunmalıdır. Bıldırcın ve tavuk çiftliği kurulurke n yer seçiminde aranan diğer özellikler sülünler için de geçerlidir.

3.2. Büyütme İlkeleri
Sülün yavruları büyütme döneminde büyük titizlik ister. İlk 6 hafta içinde çok sayıda ölümler ortaya çıkar. Bu süre içinde yaşama gücü ortalama % 92-96 düzeyindedir. Bu değeri bir ölçüt olarak almak ve ölümler % 8-10’u geçtiğinde büyütme koşullarında önemli bir aksaklığın varlığını düşünmek gerekir.

Büyütme döneminde karşılanması gereken en önemli koşullar yeterli sıcaklık, uygun yerleşim sıklığı, sürekli temiz ve taze su ile yeter ölçüde yemlik ve uygun yemdir. Kapalı büyütme uygulandığında havalandırma da önem taşır.

3.2.1. Aydınlatma
Büyütme döneminde besi amaçlı büyütülen ilk dört hafta boyunca 3 watt/m2 olacak şekilde sürekli aydınlatma uygulanır. Daha sonra aydınlatma şiddeti yavruların ancak yem ve suyu görebilecekleri kadar düşürülür. Bu nedenle 0.3 watt/m2 aydınlatma yeterlidi r. Genellikl e 4. Haftadan itibaren aydınlık süre kademeli olarak azaltılır. 5. ve 6. Haftalard a aydınlık süre yaklaşık 18 saate, yedinci hafta 17, sekizinci hafta 16 saate kadar düşürülür. 9-16 haftalar arasında ise 14 saate inilir. Damızlık sülünler için daha kısa süreli aydınlatma programla rı önerilmektedir. Örneğin, ilk 10 gün sürekli aydınlatma, 3. Haftaya kadar kademeli azaltarak 0.3 Watt/m2 şiddete 7-8 saat olacak şekilde artırılması uygulanab ilir. Yumurtlam a dönemi boyunca 14 saat aydınlık süre sabit tutulur.

3.2.2. Sıcaklık
Büyütme kümeslerinde gerekli sıcaklık konusunda farklı öneriler vardır. İlk haftaya radyan altında ve civciv sırt yüksekliğinde ölçülen sıcaklığın 35-37 0C olması ve her hafta 2.8-4 0C azaltılması önerilmektedir. Kümes sıcaklığı ise 25 0C olmalıdır. Sülün yavruları sıcaklık istemleri değişik durumlara göre farklılık gösterebilmektedir. Tavuk civcivler inin büyütülmesindeki gibi temel ilkeler sülün yavruları içinde geçerlidir. Ancak ısı enerjisin den tasarruf sağlamak yönünden daha düşük sıcaklıklarda büyütülme olanaklarının araştırılmasında yarar vardır. Büyütme kümesinde ısıtma için elektrik, tüp gaz vb çeşitli enerji kaynakları kullanılabilir. Yerde büyütmede tüp gaz ile çalışan radyanlar daha tercih edilmelid ir. ıntra-fuj ampuller hem kanibaliz mi önleme hem de denetim kolaylığı bakımından uygundur. Ampuller yerden 45-60 cm yüksekte asılmalı ve yükseklik ayarlanab ilir olmalıdır.

3.2.3. Yerleşim Sıklığı
Sülün büyütmede yerleşim sıklığı bakımından da farlı bildirişler görülmektedir. 0-4 hafta arasında metre karede 5.5 sülün, 4-16 haftalar arasında ise 1.2 adet sülün barındırılabileceğini, başka bir kaynakta ilk 4 hafta içinde metre kare alanda 30-35 civciv büyütülebileceği belirtilm ektedir. 4. Haftadan sonra yavruların ilk kez dışarı çıkmalarına izin verildiğinde her yavru başına 0.4 m2, 7. Haftadan sonra ise 2 m2 alan önermektedir. 7. Hafta yavruların tam olarak açıkta barındırılabilecekleri yaştır.

3.2.4. Yemlik-Suluk Gereksini mi
Büyütme döneminde her 100 civciv için 4 m yemlik, 2m uzunluğunda suluk gereklidi r. Dönemlere göre civciv başına yemlik gereksini mi aşağıda verilmiştir.

1-10 gün : 2.5 cm

11-42 gün : 5.0 cm

43-98 gün : 7.5 cm

Büyütme döneminde sülün yavruları genellikl e tüketilen her 1 kg yeme karşılık 2.5-3.0 kg su tüketirler. Sıcak havalarda ise bunun iki katı su hesaplama k gerekir. Aslında su sülünlerin önlerinde temiz ve taze olarak her zaman hazır bulunmalıdır. Suluklar içine renkli taş ya da benzeri bir şey koymak uygun olur. Bunun iki yönlü yararı vardır. Hem yavruları suya cezbe der hem de boğulmaktan korur.

3.2.5. Barındırma
Sülünler ilk üç hafta mutlaka kapalı kümeste barındırılmalıdır. Büyütme kümesinin yalıtımlı olması ısıtma kolaylığı ve ısı enerjisin den artırım sağlar. Kümes tabanı beton olmalı, üzerine kaba kum ve beyaz talaş serilmeli dir. Sülün yavruları yerde ve ana makineler inde olmak üzere iki yöntemle büyütülebilir. Yetiştiricilerin çoğu genellikl e ilk 7-10 gün ana makineler inde, daha sonra yerde büyütme uygulamak tadır.

Boyutları 3.75 x 3.75 olan bir büyütme bölmesinde 450 yavru büyütülebilir. Yavrular 3.5 haftalık olduklarında büyütme bölmesine bağlantılı olan gezinme bölmelerine çıkarılabilir. Gezinme bölmelerinin ölçüleri ise 7.5 x 7.5 m olmalıdır. Gezinme bölmelerine yeşillik ekilmelid ir. Bunun iki yararı vardır; hem yavrular için bir yem hem de örtü ödevi görür.

Yavrular 7 haftalık olduklarında mutlaka büyütme bölmelerinden uçuş bölmelerine alınırlar. Bu bölmelerin ölçüleri 15 x 45 m olarak yapılmakta ve her bölmede 300 sülün barındırılmaktadır. Burada her sülün başına 2-2.4 m2 alan önerilir. Her uçuş bölmesinde birkaç adet yatay tünek tahtası bulunmalıdır. Bunlar sülünlerin içgüdüsel tüneme gereksini mlerini giderdiği gibi, kanibaliz m durumunda bir kaçış yeri olarak da işe yarar. Bölmeden bölmeye geçişi sağlamak için bölmelerin köşelerinde kapılar bulunmalıdır. Ayrıca her üç bölme için bir yakalama bölmesi yapılmalıdır. Bu bölmeler için 4 x 7 m ölçüleri uygundur.

Sülünler satış yada kesim zamanı geldiğinde 100-125 adetlik küçük kümeler halinde yakalama bölmelerine sürülür ve burada balık ağzına benzer bir naylon ağ ile yakalanırlar. Ağın delikleri 2.5 cm’ den daha büyük olmamalıdır. Aksi halde sülünlerin başları deliklerd en geçebilir. Yakalama ağı veya kepçesinin çapı da 45-50 cm olmalıdır. Beş haftadan daha büyük olanlar kanatlarından tutulur ve böylece uçmaları, kanat kırılmaları önlenmiş olur; ayrıca tırnakları da yakalayanı incitmez.

Gerek büyütme kümeslerinin gezinme yerlerind e gerekse uçuş bölmelerinde değişik bitki tohumları ekilerek yeşillik sağlanır. Bunun için toprak temiz ve mikroplar dan arındırılmış olmalıdır. Bölmelerde yavrular gelecek sonbaharın sonlarına kadar kalırlar. Ekim için toprağın ilkbahara kadar işlenmesi mümkün değildir. Ancak ilkbahard a ekim ne kadar erken yapılırsa bitkileri n o kadar çabuk büyümeleri sağlanır. Olanaklar a göre değişik bitki tohumlarından karışım yapılarak ekilebili r. Gezinme ve uçuş bölmeleri için arpa, yulaf, sarı mısır, ayçiçeği, sorgum ve sudan otu gibi değişik bitkilerd en bir karışım uygun olur. Arpa, yulaf gibi bitkiler sülünlerin yemesi için ayçiçeği ise gölgelik olarak uygundur.

3.2.6. Büyütme Döneminde Gelişme Denetimi
Büyütme döneminde yavruların iyi gelişip gelişmediklerini denetleme k ve standartl arla karşılaştırılmak işletmenin başarısı için önem taşır. Sülünlerde ilk 6 hafta erkekleri n, 10-14. Haftalar arasında da dişilerin gelişme hızı yüksektir. 30. Hafta dişilerin bıldırcınlarda olduğu gibi erkeklerd en daha yüksek ağırlığa ulaşırlar.

3.2.7. Civcivler in Beslenmes i
Sülünlerin erken dönem beslenmes inde bıldırcınlarda olduğu gibi hindi başlama yemleri uygundur. İlk 4 hafta boyunca % 24-29 proteinli başlama yemleri gerekmekt edir. Bu süre içinde her civciv başına 400 gram yem hesaplama k gerekir. Sülün başına 5-18 hafta arası 7 kg yem tüketimi hesaplama k gerekir. Dişiler 25. Haftaya kadar 11.5-12 kg, erkekler ise 10 kg civarında yem tüketmektedir.

Yavrular büyütme kümesleri veya ana makineler ine alındıklarında hemen yem ve su verilmeli dir. İlk birkaç gün gazete kağıdı, karton vb düz yüzeyler üzerinde ya da yumurta viyolleri nde yem verilir. Bu durum yavruların yem yemeye alışmalarını sağlar. Yaklaşık 3-4 gün sonra gazete kağıtları kaldırılarak küçük civciv yemlikler i kullanılır. Yemlikler üzerinde yavruların yemlikler e girmesini önleyecek bir düzenek bulunmalıdır. Bu yapılmazsa hem yem kaybı artar, hem de yemin mikroplar la bulaşma olasılığı artar.

Hava koşullarına bağlı olarak civcivler 3,5-4 haftalık olduklarında gezinme yerlerine çıkarılırlar. Bu sırada civcivler sağlıklı görümlü ise ve iyi tüylenmişlerse başlama yeminden gelişme yemine geçilebilir. Gelişme yemi %18-20 düzeyinde ham protein içerir. Hem civciv yemine hem de gelişme yemine koksidias tat katılmasında yarar vardır.

Gaga kesimi uygulanırsa yemlikler de fazla miktarda yem bulunmasına özen göstermek gerekir. Ayrıca her 100 civciv başına 500 gr mermer tozu verilmesi sürdürülür. Mermer tozu 10. Haftadan sonra kaba öğütülmüş tipte (tavuk tipi) olmalıdır. Bu yaştan sonra verilecek gelişme yemi de pelete dönüştürülebilir.

Yavrular büyüdükçe protein gereksini mi de azalır. Başlangıç ve gelişme yemlerini n besin madde içerikleri sırasıyla çizelge 4 ve çizelge 5’ de verilmiştir. Yaklaşık 10-12 haftadan sonra normal yeme dane yemlerde karıştırılabilir.

3.3. Damızlık Yetiştiriciliği
3.3.1. Barındırma
Damızlık sülünlerin barındırılması için yanları ve üstü kümes teli ile çevrili olan 2-3 m yükseklikte kuşluklar kullanılır. Kümes teli kalınlığının 1.6-1.8 mm, ızgara aralıklarının ise 15-20 mm olması önerilir.

Barındırmada temel kurallar, kuşlukların sakin bir yerde yapılması, rüzgar, soğuk ve yağmurdan korunması; tabanın kuru olması ve kum serilmesi dir. Tabanın bir bölümünde doğal bitki örtüsü bulunması da yararlı olur. Kuşluklarda ayrıca tünek, yemlik, suluk ve folluk bulunur. Sulukların doğal ortama benzer biçimde akar suluk olması önerilir. Sülünler her dönemde sessizlik ister. Herhangi bir koku, uçmalarına ve tellere çarpmalarına neden olur. Bunun sonucunda incinmele r, hatta ölümler meydana gelebilir . Tünek bulunduru lması sülünlerin doğal gereksini mlerini karşılama bakımından yararlı olur. Ancak tünek yokluğunda önemli bir sakınca ortaya çıkmaz. Tünek yüksekliği 1.2-1.5 m, tünek tahtası kalınlığı 3-5 cm olmalıdır. Tüneklerin duvardan veya tel çitten uzaklığı ise en az 50-60 cm olarak önerilir. Böylece özellikle erkekleri n kuyrukları tüneme sırasında zarar görmemiş olur.

Damızlıkların barındırılacağı kuşluklar tam olarak açık yapılabileceği gibi, yarı açık olarak da düşünülebilir. Yarı açık kuşluklarda sülünlerin gerektiğinde doğal koşullardan gizlenebi leceği, korunabil eceği gizli bir bölme bulunur. Buna bağlı olarak tel çitle çevrili gezinme yerleri vardır.

Damızlık sülünler kuşluklarda tek erkekli; ya da erkekli kümeler halinde barındırılabilir. Her ikisinde de bir erkek için 7 dişi hesaplama k gerekir. Çok erkekli gruplar bakım-besleme kolaylığı yanında yüksek döllülük oranı sağlanması bakımından da yeğlenmelidir. Hangi tip barındırma olursa olsun, sülün başına 4-5 m2 ‘lik alan düşecek biçimde bölmelerin ayarlanma sı gerekir. açık bölmelerde barındırma uygulanırsa , kış aylarında yağmur ve rüzgardan korumak amacıyla sürekli yeşil kalan bodur ağaç ya da çalıların bulunmasında yarar vardır.

3.3.2. Damızlıkların Bakım-Yönetim ve Üretim Planlaması
Ekim ayı gelecek yılın planını yapmak için uygun bir zamandır. Hedeflene n satışlar damızlık sürünün büyüklüğünü belirleme de etkilidir . Burada göz önüne alınması gereken diğer noktalar, sülün başına bir mevsimde üretilebilen yumurta sayısı veya günlük yumurtlam a randımanıdır. Alınan yumurtala rdan yaklaşık % 10-12 kadarının kuluçkalık nitelikte olmadığını ve kuluçka randımanının % 70-75 dolayında olduğunu ve her dişiden bir mevsimde 55-60 yumurta alabileceğini düşünürsek bir dişi başına yılda veya mevsimde 30-40 kadar yavru üretilebilir.

İşletmenin başarısı için damızlık sürünün seçimi, bakımı, yönetimi ve beslenmes i önem taşır. Sülünler her yıl Mart sonunda yumurtlam aya başlar ve eğer açıkta barındırma uygulanıyorsa yumurtlam ayı Temmuz sonuna dek sürdürürler. Bu süre içinde her sülün 55-60 dolayında yumurta verir. Bundan dolayı damızlık sürü her zaman ilk çıkan yavrulard an kurulmalıdır. Damızlık sürüyü oluşturacak bireyleri n seçiminde vücut yapısı, ağırlık, tüylenme ve fiziksel kusurlar ölçüt olarak ele alınır. Bireysel verim denetimi ve pedigrili yetiştirme yapılabilirse, seçim için daha başka ölçütler üzerinde de durulur. Ancak, pratik yetiştiricilikte bunun uygulanma sı büyük yük getirir. Seçim için en uygun zaman Ekim ayıdır. Seçilenler diğerlerinden ayrı olarak damızlık bölmelerine yerleştirilir. Damızlık sülünlerde 2. Haftada gaga kesimi mutlaka yapılmalı, kış döneminde tüm sülünlerde gaga düzeltilmesi ve erkeklerd e ise mahmuzun köreltilmesine dikkat edilmelid ir.

Erkek - Dişi Oranı
Damızlık erkek ve dişileri kış boyunca bir arada tutmak, dövüşme eğilimini azaltmak bakımından önem taşır. Damızlık erkek sayısı her 7 dişiye bir erkek düşecek şekilde ayarlanma lıdır.

Ancak incinen, hastalana n ya da ölenlerin yerine yenilerin in konulması için bir miktar yedek erkek bulundurm akta yarar vardır. Geceleyin yumurtlan an yumurtala rda % 40 düzeyine varan dölsüzlük söz konusudur . Dölsüzlük açısından kuluçka mevsimind eki aylar (Nisan, Mayıs, Haziran) arasında farklılık yoktur.

Yumurta Verimi
Gerek yumurtlam a başlangıcı, gerekse sülün başına yumurta verimi bölgelere, iklim koşullarına ve beslenmey e bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Yumurtaya başlama yaşının uygulanan aydınlatma programına göre 30-38 hafta arasında değiştiği bildirilm ektedir. sülünlerde yumurtlam a yaşı 41. Hafta olarak belirlenm iş ve bir mevsimde dişi başına ortalama 52.96 adet yumurta elde etmişlerdir. Yumurta ağırlığı 33.36 g olarak bildirilm iştir. Aynı çalışmada döllülüğü % 81.39, çıkış gücü ve kuluçka randımanını sırası % 78.45 ve % 63.85 olarak saptamışlardır.

Kimi sürülerde mevsim boyunca 55-60 adet olan yumurta verimi 70- 80 adete kadar çıkabilmektedir. Sülün yumurtala rının özellikleri konusunda yapılan araştırmalar sınırlıdır.

Çizelge 6. Sülün yumurtala rının Fiziksel özellikleri

Yumurta Özellikleri
Ağırlık 27.1 g
En 33.7 mm
Uzunluk 42.1 mm
Kabuk Kalınlığı 0.31 mm
Biçim İndeksi 0.80
Kabuk Dayanıklılığı 1.41

Damızlıklarda Ağırlık Kontrolü
Kış boyunca damızlık sülünler yeterli ve dengeli beslenmel idir. Yağlanmaya neden olacak aşırı besleme doğru değildir. Çünkü yağlanan sülünlerde yumurta verim azalır, yumurta kabuk niteliği bozulur ve genellikl e döllülük oranı düşer. Yağlanmayı önlemek için canlı ağırlık denetlenm elidir. Yumurtlam a dönemi başında dişi damızlıkların ağırlıkları 1 kg dolayında olmalıdır. Ege bölgesinde yetiştirilen sülünlerin eşeysel olgunluk yaşında ağırlıkları erkekler: 1170 g, dişiler : 1066 g olarak saptanmıştır. (Çizelge 7) Dişi ağırlıkları ve kuluçka sonuçları arasında çok sıkı bir ilişki vardır. Dişilerin ağırlığı arttıkça kuluçka sonuçları kötüleşir.
Damızlıkların yağlanmasını önlemek için kış boyunca beslenmel erinde titizlik göstermek ve gerekirse sınırlı besleme uygulamak yararlı olur.

3.3.3. Kuluçka İşleri
Yumurta Toplama
Kuluçkada iyi sonuçlar alabilmek için yumurtala r sık sık toplanmalı; sağlam, temiz ve büyük yumurtala r makineye konulmalıdır. Sülünlerde yumurta verimi ve döllülük düşük olduğundan, sülün başına yavru üretimini arttırmak bakımından yumurta toplamada titiz davranmak gerekir. Yumurtlam a mevsimind e yumurtala r kuşluklardan günde en az üç kez toplanmalıdır. Çok sıcak ve çok soğuk olmayan günlerde yumurtala rın, saat 11.00, 14.00 ve 16.00’ da olmak üzere günde üç kez toplanması yeterlidi r. Yumurtala rdan kuluçkalık nitelikte olmayanla rın oranı % 3 civarındadır. Uygun olmayan koşullarda bu oran % 20’ye kadar çıkabilmektedir. Damızlık bölmelerinde folluk olsa da sülünler genellikl e yere yumurtlam ayı yeğler. Bu durumda ve özellikle nemli havalarda yumurtala rın kirlenmes i olasılığı artar. Bu nedenle kirli yumurtala rın yıkanmasında yarar vardır. Yıkamada 43-46 0C sıcaklıkta su kullanılır. Yumurtala r böyle bir suda 3 dakikadan daha uzun süre tutulmama lıdır. Sudan çıkarılan yumurtala r havada kurumaya bırakılır.

Yumurtaların Depolanması
Yumurtala rın biriktiri lmesi zorunluluğu varsa yumurta koruma odasının sıcaklılığı 13-18 0C arasında ve oransal nemi de % 70 dolayında olmalıdır. Yüksek oranda çıkış gücü sağlayabilmek için koruma odasında en çok bir hafta bekletilm elidir.

Kuluçka Koşulları
Diğer kanatlı yumurtala rı için etkili olan sıcaklık, nem, çevirme ve havalandırma gibi kuluçka koşulları sülün yumurtala rı için de geçerlidir. Sülün kuluçkacılığı ile ilgili bilgileri n yetersiz olduğu durumlard a genel kuluçka ilkeleri göz önüne alınmalıdır. (Çizelge 10)

Kuluçka makinesin de ön gelişme için 21 gün boyunca 37.6 0C sıcaklık ve % 56-58 düzeyinde oransal nem önerilmektedir. Yumurtala r 21. Günde çıkış bölmesine alınır ve burada sıcaklık 37.2 0C’ ye düşürülür. Nem ise % 73’e yükseltilir. Makinenin çıkış yerine 21. Günde alınan yumurtala r burada 2-3 gün tutulur ve çıkış sağlanır. Otomatik çevirme olmayan kuluçka makineler inde çevirme, çıkış gücünü etkileyen önemli bir konudur. Günde 5 kez çevirme ile % 69.2, günde 24 kez çevirme ile de % 92.9 oranında çıkış gücü sağlanmaktadır.

Sülün yetiştirmenin karlı bir üretim dalı olması için, döllülüğü etkileyen etmenleri n araştırılması ve sülün başına üretilen yavru sayısının arttırılmasına gereksinim vardır.

Çıkış bölmesinde yavruların sıçramasına engel olmak için çıkış tablalarının üstü kapalı olmalıdır. Çünkü yavrular canlı ve hareketli dir. Çıkış tablalarının altı ise delikli veya ızgaralı olmalıdır. Yavrular tırnakları ile daha rahat tutunabil irler. Böylece kaymalarından ileri gelebilec ek kalça çıkıklığı önlenmiş olur. Yavrular makinenin çıkış bölmesinden her 3 saatte bir alınır ve kenarları delikli karton kutulara konulur. Bu kutularda yaklaşık 30 0C sıcaklıkta tüylerin kuruması sağlanır. Sülün yumurtala rı mevsim başlangıcında haftada bir kez, daha sonraları ise iki kez makineye konulmalıdır. Pazartesi çıkarılması istenen yavrular için Çarşamba öğleden sonra, Perşembe günü çıkarılmak istenenle r için de Cumartesi öğleden sonra makineye yumurta konulur.

3.3.4. Damızlıkların Beslenmesi
Yumurtlam a dönemi kısa olduğu için bu dönemde sınırlı besleme yapılmaz. Mart başından başlayarak damızlıklara damızlık yemi verilmeli dir. Ayrıca vitamin ve mineral madde katkısı embriyo gelişimi bakımından olumlu sonuç verir. Normal yumurtlam a dönemi boyunca her sülün toplam 11 kg kadar yem yer. Yani sülün başına günlük yem tüketimi 80-85 gramdır. Bu miktarlar üzerinden yem tüketiminin denetlemesinde yarar vardır.

Gelişme yemi Şubat ortasına veya Mart başına doğru damızlık yemine dönüştürülür. Damızlık seçimi uygulandıktan sonra ayrılan erkek ve dişi sülünler Çizelge 9’da içeriği verilen yemlerle beslenir. Damızlık yemi % 3 dolayında kalsiyum içermelidir. Yumurtlam a başladığında damızlık yemi dışında herhangi bir dane yem verilmesi önerilmez.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.

Benzer Konular

25 Nisan 2009 / HipHopRocK Türkiye'den
17 Kasım 2015 / DERUNİ X-Sözlük
20 Haziran 2008 / Misafir Sinema tr